Köy denince insanın aklına çok farklı şeyler geliyor ama biz Adatepe Köyü‘ne ilk gittiğimizde burası hakkında hiç bir fikrimiz yoktu. Ancak Kaz Dağları‘nın eteklerindeki bu güzel köy, bir kere gördükten sonra ne zaman yakınından geçsek uğradığımız bir yer oldu. Hatta abartmıyoruz yolumuzu özellikle o tarafa düşürdüğümüz zamanlar bile oldu. Yani Adatepe köyü bizim gerçekten sevdiğimiz bir yer ama şöyle de bir gerçek var biz burada kalmıyoruz, sadece 1-2 saatlik uğruyoruz. Açıkçası ne kadar sevsek de öyle bir kaç gün geçirilecek bir yer olduğunu düşünmüyoruz.
Biraz kafanızı karıştırmış olabiliriz 🤔 aslında cevap başlıkta. Nasıl ev konforunda lüks otellere butik otel diyoruz, Adatepe de köy konforunda lüks bir yer. Öyle yapılacak çok fazla bir şey yok, gezilecek bir kaç noktası var tabii ama 2 saatte hepsini tamamlarsınız. Bunun dışında yapılacaklar; meydanda oturup çay içmek, Adatepe sokaklarında yürümek ve otlu dondurma yemek, hepsi bu kadar. Zaten biz de Adatepe Köyü’ne tam olarak bunlar için uğruyoruz. ✌️ Bu yüzden de uğramadan geçmeyin diyoruz.
Adatepe’de Neler Yapılır?
Adatepe sokaklarında gezerken karşınıza bir taş ev çıkıyor ve kendinizi tam olarak bir Rum köyünde hissediyorsunuz. Derken arkanızı bir dönüyorsunuz ki ahşaplarla süslenmiş bir konak, burası kesin bir Türk köyüymüş diye düşünüyorsunuz. Aslında her ikisi de doğru; Adatepe Köyü, Cumhuriyet’e kadar zeytincilik ve hayvancılıkla uğraşan Rum ve Türk ailelerin birlikte yaşadığı bir köymüş. Ancak mübadele falan derken nüfus baya değişmiş ve 1900’lü yılların ortalarında ise iyice terkedilmiş. 1980’lerin başında bir grup buradaki evleri satın alarak restore etmeye başlamış, bu sayede biz de muhteşem bir köy kazanmışız.
Elbette Adatepe’de gezilecek yerler sokaklar ve evlerden ibaret değil ama yine de çok fazla yer beklemeyin. Biz Adatepe’ye geldiğimizde yaptıklarımızı sırayla aşağıda yazdık.
Zeus Altarı
Küçükkuyu’dan Adatepe Köyü’ne doğru gelirken yol üstünde tabelasını göreceksiniz, otopark falan aramayın hemen yol kenarına uygun bir yere arabanızı çekin. Zeus Altarı’na giriş ücretsiz, yalnız 750 metre kadar yürüyeceksiniz. Yolun başında yöresel ürünler satan tezgahlar ve bir şeyler yiyip içebileceğiniz yerler var. Yine de çok aç değilseniz yemek işini sonraya bırakıp yürüyüşe devam edin.
Bu 750 metrelik yol, size ne mi vaad ediyor? Edremit Körfezi‘nin muhteşem manzarası desek yeterli olur mu? Aslında mitolojik bir hikayesi de var ama gelenlerin tamamı manzara için geliyor. Çünkü Zeus Altarı’ndan neredeyse bütün körfezi görebiliyorsunuz. Yürüyeceğiniz yol çok kötü değil, çam ağaçları arasında keyifli bir yol ama biraz bakımsız, özellike küçük çocukla yürürseniz zorlayabilir.
Köy Meydanı
Adatepe Köyü’ne girdiğinizde sizi köy meydanı karşılıyor, aracınızı burada bir yere park edebilirsiniz. Zaten meydan otopark olmuş durumda, rahatlıkla yer bulabiliyorsunuz.
Çınar ağacının altındaki köy kahvesine benzeyen işletmeler dikkatinizi çekecek burada oturup çay içebilir ve ufak tefek bir şeyler atıştırabilirsiniz.
Dutdibi Kahvesi
Biz, genelde Dutdibi kahvesinde oturmayı tercih ediyoruz. Biraz kenarda kalıyor ve o yüzden daha sakin oluyor. Zeus Altarı’ndan sonra köye gelince Adatepe sokaklarına kendinizi atmadan burada bir yorgunluk çayı için deriz.
Lezzetli yemekleri de olan güzel bir aile işletmesi ve samimi bir ortamı var. Tabii bu tür yerlerin genelinde olduğu gibi servis biraz yavaş, sipariş verirken hesaba katın. Servisin yavaşlığını bir kenara bırakırsak, Dutdibi Kahvesi‘nde manlama, otlu gözleme, mantı ve kabak çiçeği dolması gayet güzel.
Adatepe Taş Mektep
Felsefe, sanat ve eğitimin ışığında tarihi bir binanın yeniden doğuşunun canlı bir örneği, Taşmektep. Belki biraz iddialı bir cümle ama bu okulun hikayesi biraz farklı. Adatepe Köyü İlkokulu, 1947 yılında bu binada eğitim hayatına başlamış. 1985 yılında öğrenci azlığından kapanana kadar da eğitim aralıksız olarak devam etmiş. Sonrasında da atıl durumda bırakılarak kaderine terk edilmiş.
Evleri satın alıp restore ederek köyün kaderini değiştiren insanlar, 1997 yılında okul binasını kiralayarak onu da kurtarırlar. Sonuç olarak bu tarihi bina, seminerler ve serbest atölye çalışmaları düzenleyen bir okul halini almış.
Taşmektep daha çok yaz aylarında aktif oluyor, eğer bu dönemde giderseniz buradaki etkinliklere muhakkak katılın.
Hüseyin Meral Zeytinyağı & Sanat Evi
Zeytinyağı yapımında kullanılan aletleri görebileceğiniz bir yer, köyün biraz yukarısında kalıyor. Eğer daha önce bu tür aletleri görmediyseniz uğrayabilirsiniz.
Buradan alışveriş yapmayı, zeytinyağı falan almayı düşünüyorsanız ne yalan söyleyelim öyle zeytin sütü falan bize biraz pazarlama terimleri gibi geldi. Bildiğiniz zeytinyağı işte, sonuçta bin yıldır kullanılan yöntemler belli, abartmaya gerek yok atomu parçalamıyoruz. 😆 Sadece fikrimizi söylüyoruz, aramızda zeytinyağı uzmanı varsa yorumlara bekleriz.
Zeus Dondurma
Biraz dolaşıp yediklerimizi sindirdiysek Adatepe’nin meşhur otlu dondurmasından alıp çınar altında afiyetle yiyebiliriz. Bu arada Zeus dondurmanın keçi sütlü dondurması da gerçekten güzel.
Alışveriş
Zeus dondurmanın bir kaç dükkan yanında alışveriş yapabileceğiniz küçük hediyelik eşya dükkanları var. Aslında pek çok yerde bulabileceğiniz, genellikle zeytinyağı ve zeytinyağından yapılan ürünler satılıyor. Açıkçası fiyatlar biraz pahalı ama bir şey almasanız bile en azından dolaşmak için uğrayabilirsiniz.
Adatepe Zeytinyağı Müzesi
Eski bir sabun fabrikası, zeytinyağı üretimi yapan bir firma tarafından satın alınarak güzel bir müze olarak düzenlenmiş. Bu müzede, zeytinyağı yapımında kullanılan pek çok aleti görme şansınız var.
Zeytinyağı Müzesi‘ne giriş ücretsiz. Aynı zamanda burada oturup yemek yiyebileceğiniz bir cafe ve zeytinyağı ürünleri satın alabileceğiniz bir mağaza da bulunuyor.
Yalnız burası tam olarak Adatepe Köyü’nde değil, uzak değil ama yol üstünde de olmadığı için Adatepe’den gelmek mantıklı olmayabilir. Aslında tam olarak olay şu; Çanakkale yönünden gelirken Adatepe sağ tarafınızda kalırken, Adatepe Zeytinyağı Müzesi sol tarafta kalıyor ve karşı yöne geçmek için biraz dolaşıyorsunuz. Yine de bu müze aklınızda bulunsun, bir gün Assos tarafından Edremit’e doğru gelirseniz o zaman uğrarsınız.
Adatepe Otelleri
Şimdi butik bir köyde konaklama seçenekleri de doğal olarak butik otellerden oluşuyor. Elbette kiralık taş evler de var ama onlar da butik otel gibi işletiliyor. Zaten öyle çok fazla otel yok, buraya gelenler uzun süre konaklamadığı için yeterli geliyor. Açıkçası Adatepe otelleri genel olarak bize göre değil yani biz burada konaklamak için bir sebep göremiyoruz. Aslında oldukça güzel otelleri de var ama sanki olması gerekenden biraz pahalı. 🤑
Adatepe İda Blue Hotel, 4 tane Rum evi restore edilerek yapılmış. Güzel bir mimarisi ve oldukça keyifli bir bahçesi var. Adatepe otelleri arasında en huzurlu yer desek abartmış olmayız, tam kafa dinlemelik. Bu arada evcil hayvan ve 18 yaşından küçük çocuk kabul edilmiyor.
Hünnaphan Butik Otel; Konak, Kırmızı Ev, Mavi Ev ve Palmiyeli olmak üzere farklı konseptlerde 4 farklı bölümden oluşuyor. Tüm bölümler, süit ve standart odalardan oluşuyor. Sessiz ve sakin bir otel, ayrıca havuzu olması da bir avantaj.
Adatepe Otel, iki adet taş evden oluşuyor ve oda sayısı tahminen 10’dan fazla değildir. Oldukça samimi bir ortama sahip, bunun tek sebebi otelin küçük olması değil, işletmecinin de çok büyük payı var. Yalnız öyle kaliteyi düşüren bir samimiyetten bahsetmiyoruz, tüm personel oldukça ilgili ve güler yüzlü.
Adatepe Köyü Nerede?
Adatepe Köyü, Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı bir köy. İzmir – Çanakkale yolu üzerinde olduğu için Küçükkuyu biraz daha fazla biliniyor, Adatepe de Küçükkuyu’nun biraz yukarısında kalıyor. Çanakkale’nin en güzel ilçesi neresi diye sorsanız hiç düşünmeden Ayvacık deriz. Ayvacık’ın en güzel köyü de kesinlikle Adatepe.
Adatepe’ye Nasıl Gidilir?
Aslında yazının başında da dediğimiz gibi kalkıp tatil için Adatepe’ye gitmek ne kadar anlamlı bilemiyoruz. Yani biz yapmayız ve yapmayacağımız şeyi de öneremiyoruz, o yüzden Adatepe’ye nasıl gidileceğini boşverin; Kaz Dağları çevresine yolunuz düşerse Adatepe Köyü’ne de uğrayıp bir mola verin. Sokaklarında kısa bir tur atıp otlu dondurmanızı yedikten sonra yolunuza devam edersiniz.
Özellikle Balıkesir tarafından gelip Assos’a gidiyorsanız ya da Çanakkale Boğazı’ndan geçip Ege’ye doğru inecekseniz, neredeyse yolunuzun üstünde kalacak. Anayoldan Adatepe Köyü‘ne maksimum 10 dakikada ulaşabilirsiniz.
Gezilerimizden anlık paylaşımlar için bizi takip etmeyi unutmayın!