O kadar yol gitmişken ve belki de en önemlisi o kadar para vermişken :) insan adım atmadığı tek bir nokta bile kalmasın istiyor. Biz de bu 12 günlük tatilimiz boyunca adada gezdiğimiz yerleri sizler için aşağıda paylaşıyoruz. Zaman kaybı yaşamadığımız, verimli bir gezilecek yerler rehberi oldu. Umarız sizler de beğenirsiniz, yorumlarınızı bekliyoruuzz.. :) Plajları Seyşeller Plajları yazımızda paylaştığımız için bu yazı plaj dışında kalan yerleri anlatıyor.
>> Praslin Gezilecek Yerler
>> La Digue Gezilecek Yerler
>> Mahe Gezilecek Yerler
İlk olarak Praslin ile başlayalım. Praslin’in mutlaka ama mutlaka görülmesi ve gezilmesi gereken yerler listemiz huzurlarınızdadır:
Praslin Gezilecek Yerler
- Vallée De Mai: 1983 yılında Unesco Dünya Miras’ı listesine giren ve 20 hektar üzerinde konumlanmış olan bu orman tamamen Seyşeller’e özgü ve dışarıya tohumunun dahi çıkması yasak olan Coco De Mer bitkisiyle meşhur. Sadece 25 Aralık ve 1 Ocak arası kapalı olan bu ormana giriş kişi başı 350 SCR ve 12 yaşın altındaki çocuklara da ücretsiz. Biraz pahalı ancak adanın tüm bitki örtüsünü görebileceğiniz ve içerisinde farklı uzunluklarda ve zorluklarda parkurlara sahip eğlenebileceğiniz bir orman aynı zamanda. Buraya da giderken terlik yerine outdoor ayakkabı seçmenizi öneririz. Vallée De Mai’ye ulaşım da kolay. Tam girişinin yapıldığı yerde otobüs durağı yer alıyor ve parkın önünde yeterli büyüklükte bir otopark alanı da mevcut. Yalnız arabanızı çektiğiniz yere dikkat edin. Yukarıdan coconut düşme ihtimali yüksek. :) Parkın en popüler bitkisi olan Coco De Mer aslında bir palmiye ağacı türü. Çok nadir olan bu palmiye ağacının ilk meyvesini vermesi ise 20 – 25 yıl arasını buluyor. Sadece female yani dişi olan ağaçlar meyve üretiyor ve bu meyvelerin ağırlığı 1 kg ile 2 kg arasında değişebiliyor ancak bu zamana kadar en büyükleri 15 kg. ile 25 kg.arasında olmuş. Sakın ola dokunmaya ya da düşürmeye çalışmayın, cezası var. :) :) Ormanın içerisinde gezinirken isterseniz rehberli bir gruba katılabilirsiniz, biz kendimiz gezmeyi tercih ettik. Her önemli bitkinin yanında detaylı açıklamaları da yer alıyordu, ihtiyaç duymadık.
- MontPlaisir: Adanın en meşhur yürüyüş parkurlarından biri. Eğer dağ tepe bayır tırmanmayı seviyorum diyorsanız bu yolun sonunda güzel fotoğraflar ve şahane bir manzara görmek için gidebilirsiniz.
Ardından La Digue.. Çok minik bir ada olduğu için plajları ve patika yerleri haricinde tek bir parkı kalıyor:
La Digue Gezilecek Yerler
- L’Union Estate: Anse Source D’argent’a doğru gitmek istediğinizde bu parkın içerisine girmeniz gerekecek. Biz de hazır girmişken parkı da dolaşalım dedik ve 07.00 – 17.00 arasında açık olan bu parka kişi başı 115 SCR vererek giriş yaptık. Dışından gördüğümde çok büyük gelmemişti ancak içerisinde hindistan cevizi ve vanilya yetiştiriciliği yapılıyor. İçerisinde bisikletle rahatlıkla gezebiliyorsunuz. Aynı zamanda büyük granit taşlarında arasında kalmış 15 adet büyük kaplumbağa göreceksiniz. İsterseniz onları besleyebilirsiniz. :)
Son olarak da en büyükleri ve en gelişmişleri Mahe..
Mahe Gezilecek Yerler
- Anglican St. Paul’s Kilisesi: 1859 yılında yapılan Seyşeller’in en eski kilisesi. Victoria’da merkezde yürüyerek tur attığınızda karşınıza çıkacaktır.
- Saat Kulesi: 1903 yılında Seyşeller’in Mauritius’dan bağımsızlığını ilan ettiğinde yapılmış ve bu kule Londra’daki Big Ben’in küçük bir kopyası gibi. Eee ne de olsa İngilizler yönetimindeymiş bir ara.. Saat kulesinin etrafında yer alan restaurantlarda oturabilir ve Victoria’nın akışını izleyebilirsiniz.
- Botanical Gardens – Botanik Bahçeleri: 1901 yılında kurulmuş olan bu park Mont Fleuri bölgesinde olup Victoria’nın merkezinin biraz üstünde yer alıyor. İçerisinde otoparkı var ve giriş ücreti kişi başı 100 SCR. 200’den fazla bitki türünü barındırıyor ve bu bitkiler dünyanın dört bir yanından buraya getirilmiş. Her birine çok özenli bakılıyor. Yaklaşık 1 saatlik bir turla bitirebilirsiniz. Ayrıca içerisinde yüzme yetenekleri de gelişmiş olan dev kaplumbağalar da var.
- National History Museum – Tarih Müzesi: Victoria’nin ana caddesi üzerinde yer alan haftaiçi 8.30 – 12.00 arasında açık olan bu müzede Seyşeller’in nasıl oluştuğundan tutun da Coco De Mer’e kadar tarihiyle ilgili çokça bilgi bulabilirsiniz. Giriş ücreti 15 SCR.
- Sir Selwin Selwyn Clark Market: Açık bir pazar hayal edin, bir yanda balıklar bir yanda meyveler, sebzeler. Havada ağır bir koku. :) Tam olarak Seyşeller’in kültürünü yansıtan bir yer. Biz muz almak için bir uğradık. :)
- Village Artisanal: Albert Street üzerinde yer alan bu dükkanlarda hediyelik eşyalar bakabilirsiniz. Victoria’nın merkezine doğru hediyelik eşya satan dükkanlar da var bu arada.
- Arul Mihu Navasakthi Vinayagar Temple – Hindu Tapınağı: Victoria’nın merkezinde hatta Clark Market’in hemen üstünde yer alan bu Hindu tapınağı bence bağımsızlığını ve tekilliğini ispat etmiş. Hindular adada ağırlıklı olarak bu bölgede yer alıyor. İçerisine girip Hindu ibadetlerini izleyebilirsiniz. Asla tepki göstermiyorlar.
- Seyşeller Tea Factory – Çay Fabrikası: Ne büyük şanssızlık ki biz gittiğimizde tadilatta olduğu için çok küçük bir bölümü açıktı. Arabanız yoksa sakın gelmeye çalışmayın; çünkü gelmesi oldukça zahmetli. :)
Mahe yani Victoria bölgesinde yürüyerek çoğu yeri gezebilirsiniz ancak çay fabrikası gibi yerlere gidebilmek için araç kiralamanıza ihtiyaç var. Ancak Seyşeller’de ulaşım yazımızda da belirttiğimiz gibi otobüsle ulaşım genel olarak rahat. Otobüsle çoğu yere gidebilirsiniz. Benim bu listede tek içimde kalan gidemediğim Morne Seychellois yürüyüşü oldu. 1 km sadece tırmanmalı bir patikayı yürüyecek halim kalmamıştı. Ama sonunda şahane bir manzaranın sizi beklediğini söylüyorlar. Yine araba ile ulaşabileceğiniz bir yer. :)